12 Aralık 2008 Cuma

İŞTE TÜRKLERİN OYNU CRYSİS:WARHEAD

Crysis: Warhead


erli Kardeşler'in Far Cry ile FPS oyunlarına getirdiği heyecan ağzımızda farklı bir tat bırakmıştı. Artık karşına çıkanı vur, koşa koşa hedefine ilerle anlayışı bir FPS oyunu için yetersiz kalıyordu bizim için. Tam Far Cry�daki bu tadı hiçbir oyunda bulamayacağız derken Yerli Kardeşler yaptıkları bir açıklamayla bizi heyecan dolu bir bekleyişe sürükledi. Crysis'ti bu açıklanan oyun. Grafikleriyle, oynanışıyla ve senaryosuyla FPS tarihinde bir çığır açmasını bekledik hep birlikte. Bekleyiş sona erdiğinde gördük ki gerçekten vaat edilen birçok deneyimi Crysis�ile yaşamıştık. Oyunun tamamen Türkçe destekli olması göğsümüzü kabartmış ve ilk defa dünya çapında başarılı bir oyunu oldukça profesyonel seslendirmeler ile Türkçe olarak oynamıştık. Crysis de aynı Far Cry gibi ağzımızda farklı bir tat bırakmayı başarmıştı ve birçok oyun sever Crysis 2'nin bilgisayarlarımıza geleceğinden emindi. Fakat beklenen tam olarak gerçekleşmedi. CryTek yaptığı açıklama ile Crysis 2'nin yapımının başlatılıp başlatılmayacağına dair verecekleri kararın, CryEngine ile geliştirdikleri yeni oyunun başarısına bağlı olacağını söyledi. Böylece Crysis Warhead(CW) biz oyuncuların karşısına geldi.


Crysis Warheadin başrolünde Michael Sykes Psycho yer alıyor


-Benim de kurallarım var! (Psycho)

Crysis'te biz, Nomad ile aksiyon, macera ve heyecan dolu dakikalar yaşarken çok değerli(!) ekip arkadaşımız Psycho�da görevden göreve koşuyordu hatırlayacağınız üzere. CW'de ise Crysis'in senaryosunu bir de Bahtiyar Engin tarafından seslendirilen Psycho�nun gözünden yaşama fırsatı buluyoruz. Karakter yapısı olarak Michael Sykes asi, kendi kurallarını uygulayan, genelde emirlere pek aldırış etmeyen bir asker. Girdiği çatışma ne kadar büyük olursa olsun Psycho korkusuz, cesur ve daima atılgan tavırlar sergiliyor. Psycho ile olan yolculuğumuz Nomad ile Kore Halk Ordusu(KHO)'na karşı savaştığımız adanın diğer tarafından bir Kore savaş gemisinin Amerikan uçakları tarafından bombalanması ile başlıyor. Bu olaydan hemen sonra ormana doğru ilerleyen askeri bir konvoya katılıyoruz ve konvoyu gece boyunca Albay Lee'nin birliklerinden koruyoruz. Böylece aksiyon ve heyecan dolu bir maceranın ortasında buluveriyoruz kendimizi.

CW�in oynanışı Crysis ile tamamen aynı. Neredeyse her FPS oyununda aynı olan, artık aşına olduğumuz kontroller CW için de geçerli tabi ki. Oyun sırasında Crysis'de olduğu gibi sürekli görevler alıyoruz ve bu görevleri yerine getirmeye çalışıyoruz. Görevleri yerine getirirken bize dikkat etmemiz gereken noktalar belirtiliyor fakat bu tavsiyelere uymak ya da uymamak tamamen bize bırakılıyor. Bir görev bölgesine hızla ilerlerken karşımıza çıkacak olan düşmanlar ve bu duruma karşısında yapmamız gerekenler hakkında tavsiyeler alıyoruz. Fakat bu tavsiyeler uymak ya da uymamak tamamen bize kalmış. Düşmanları ister söylenenleri yaparak savuştururuz istersek kendi belirlediğimiz bir strateji ile(tabi yeterince cesursak ya da düşük bir zorluk derecesinde oynuyorsak) Bu durum oyunun tekdüze olmasının önüne geçiyor ve oynanabilirliği arttırıyor. Oynanabilirlik demişken, Crysis bu konuda yeterince başarılı. Arka arkaya gelen görevler ve olabildiğince sürükleyici hazırlanan senaryo oyuncunun bir çırpıda oyuna bağlanmasında önemli rol oynuyor. Eğer olur da oyundan sıkılıp bilgisayarın başından kalkarsanız, bir süre sonra aklınıza tekrar Psycho gelecek ve hemen bilgisayarınıza koşacaksınız emin olun. Bir oyunun biz oyuncuları ekran başına çivilemesi için senaryo işleyişinin akıcı ve dengeli hazırlanmış olması gerekir. Yani senaryoda hızlı geçen, oyuncuyu yoran aksiyon açısından dolgun bölümlerin ve araştırmaya, olayların gidişatını anlatmaya yönelik bölümlerin dengesinin tutturulması konusu oyunun oynanabilirliğini oldukça etkiler. CW bu konuda Crysis'ten sonra bir adım daha ileri gitmiş. CW�in atmosfer konusunda da Crysis�den bir adım daha ileri gitmiş diyebilirim rahatlıkla. Bu etkileyici atmosfer sayesinde Psycho�nun karakter yapısındaki asiliği senaryo ilerledikçe onunla paylaşıyor bire bir yaşıyoruz. Bir süre sonra bakıyoruz ki biz de nerede bir aksiyon varsa ayni Psycho gibi ortasına dalmışız.

Hiç yorum yok:

Oyun İncelemesi © 2008. Template Design by SkinCorner